Saç dökülmesinin tanımı “Saçların 100 taneden daha fazla dökülmesi” şeklinde yapılabilmektedir. Saç dökülmesi tedavisinde dökülmelerin tipi ve şiddeti belirlenmektedir. Altta yatan nedenlere bağlı olarak dökülmelerin özellikleri saptanmaktadır. Yapılan bu araştırmalar sonucunda kişiye özgü bir tedavi protokolü oluşturulmaktadır.
Saçlarda keratin adı ile bilinen bir protein yer almaktadır. Cildin içinde yer alan saç folikülleri saçların sağlıklı şekilde uzamasında görevlidir. Saçlar her yıl ortalama 12 cm uzamaktadır. Bu durum eski saç hücrelerinin yeni hücreler tarafından itilmesi sonucu meydana gelmektedir. İnsanların baş kısmı, saç yoğunluğu bakımından baskın olan bir yerdir.
Yetişkin bir insanda ortalama 100 bin ile 150 bin arasında saç mevcuttur. Bu saçlardan ortalama 100 tanesi her gün kaybedilmektedir. Hayatın herhangi bir anında saç hücreleri ortalama %90 oranında büyümeye devam etmektedir. Büyüme sırasında her folikülün kendine has bir aşaması vardır. İlk aşama anajendir. Bu aşamada saç aktif olarak büyümektedir. Anajen aşamasının saç üzerindeki etkisi genellikle iki yıl ile sekiz yıl arasındadır. İkinci katajen fazı anajen fazın sonundadır. Katajen fazında saçların uzama duraklama dönemi görülmektedir. Bu aşama genel olarak iki ile üç hafta arasında sürmektedir.
Saç hücrelerinin büyümesinde görülen son aşama ise telojen fazdır. Yaklaşık iki ile üç ay süren bu aşamada saçlar doğal şekilde dökülmektedir. Yeni saçlar döngünün başlatılmasında önemli bir paya sahiptir. Yaşam döngüsünün belirlenmesinde hastalık, yaş ve çeşitli faktörler etkilidir.
Saç Dökülmesi Nedenleri
Dökülmelerin sebeplerine bağlı olarak saç dökülmelerinde bazı türler mevcuttur. Alopesi olarak da bilinen saç dökülmeleri beslenme, genetik, hormonlar, kimyasal faktörler gibi pek çok nedenden kaynaklı olarak dökülebilmektedir. Saç dökülme nedenleri arasında ayrıca bağışıklık sistemi bozulmalarından kaynaklı ortaya çıkan hastalıklar, kıl gelişim bozuklukları, psikolojik anksiyete sorunları, ilaç kullanımı, stres ve deride görülen hastalıklar da yer almaktadır.
Kellik olarak adlandırılan durum farklı nedenler ile ortaya çıkabilmektedir. Genellikle genetik yatkınlıktan kaynaklı oluşan kellik erkeklerde çok daha yaygındır. Bu durum ergenlik döneminde başlayabileceği gibi daha ileri yaşlarda da görülebilmektedir. Kellikte genel olarak gerileyen bir saç çizgisi, ön kafa saç sınırının kademeli kaybolması gibi belirtiler mevcuttur.
Kadınlarda görülen kelliğe kadın tipi kellik denmektedir. Genel olarak orta yaş kadınlarda görülen bu sorunda saçlarda belirgin bir incelme ve seyrelme söz konusu değildir.
Saç dökülmesi yalnızca yetişkin erkek ve kadınlarda beliren bir sorun değildir. Dökülmeler gençler ve çocuklarda da olabilmektedir. Alopesi areata adı verilen bu durum düzensiz saç dökülmelerine neden olabilmektedir. Tamamen kellik ile sonuçlanan bu durum bazı durumlarda geçici de olabilmektedir. Vakaların çoğunda saçların geri döndüğü gözlenmiştir. Kaş, kirpik ve kasık tüyleri de etkilenirse alopesi universalis adını alır. Çeşitli enfeksiyonel sorunlar, cildin bozulması gibi durumlar yara izlerine neden olabilmektedir. Travma kaynaklı yara izleri, saç dökülmelerinin ana nedeni olabilmektedir. Bunlara ek olarak saçların bilerek koparılması ve cımbızla kaş almak da kıl dökülmeleri oluşturabilmektedir. Ayrıca gözün doğal savunmalarından biri olan kirpiklerin dökülmesi bu korumayı zayıflatabilmektedir.
Baş bölgesine uygulanan radyasyon bazı durumlarda saçların geçici ya da kalıcı şekilde dökülmesine neden olabilmektedir. Geçici durumlarda saç orijinal hali ile yeniden büyüyebilmektedir. Bazı saç folikülleri daha uzun büyüme dönemine ihtiyaç duyabilmektedir. Bazıları ise daha kısa döngülerde saç oluşumunu tamamlayabilmektedir. Saç dökülme oranlarını etkileyen faktörlerden en önemlisi genetiktir. Bir kişinin annesinde ya da babasında ya da her iki tarafta ortaya çıkan saç dökülmeleri genetik tipli kelliğe neden olabilmektedir.
Doğum, lupus, diyabet, anemi, tiroid, demir eksikliği anemisi, otoimmün sorunlar travma ve strese neden olarak dökülmeler meydana getirebilmektedir. Mantar enfeksiyonları, yanık ve saçkıranlar geçici veya kalıcı saç dökülmeleri oluşturmaktadır.
Saç dökülmesine neden olabilecek diğer faktörler aşağıda listelenmiştir:
- Tansiyon hastaları tansiyonlarını kontrol etmek amacı ile bazı ilaçlara başvururlar. Bu ilaçlar arasında beta adrenerjik blokerler oldukça yaygındır. Bunların kullanımı saç dökülmelerine neden olabilmektedir.
- Doğum kontrol hapları, kanser tedavisi sırasında uygulanan kemoterapiler ve kan incelticiler saç dökülmesi oluşturabilmektedir.
- Tedavi edilmemiş diyabet hastalıkları saçların dökülmesine neden olabilmektedir.
- Saçların renginin açılması amacı ile yapılan uygulamalar da saç dökülmesine etki etmektedir. Sık örmek, çok sık şekil vermek, saçları boyatmak, kozmetik davranışlar saçların kırılganlaşmasını sağlamaktadır.
- Saç derisine ciddi hasar vermeyen uygulamalar sonrasında doğru adımların uygulanması saçların normal uzamasına neden olacaktır.
- Düşük protein tüketimi, çok yüksek kalorili ürünlerin tercihleri saçlarda geçici dökülmelere neden olmaktadır.
Saç Dökülmesinin Önlenmesi
Saçlar incelmesine neden olan kaynaklardan korunur ise dökülmeler büyük ölçüde azaltılabilmektedir. Saçların incelmesine neden olan kaynakların başında saç kurutma makineleri yer almaktadır. Buna ek olarak sıcak maşalar, saç boyaları, perma uygulamaları, kimyasal kozmetik ürünleri de saçların kurumasına ve incelmesine neden olmaktadır.
Saç renginde değişimin önüne geçmek için saçı doğal bir hale getirmek gerekmektedir. Kendi rengi dışında yapılan boya uygulamaları ya da verilen şekiller saçları olumsuz şekilde etkilemektedir.
Saç tipine uygun ph aralığında bir şampuan seçimi saç sağlığı açısından önem arz etmektedir. Saçların kopmaması ya da uç kısımlarının kırılmaması için orta sertlikte bir fırça kullanılması gerekmektedir. Doğal kıllara sahip fırçalar saç üzerinde olumlu bir etki bırakmaktadır. Nazik bir şekilde ve düzgün olarak fırçalanan saçlar doğal şekilde uzamaya devam edecektir.
Saç Dökülmesinde Tedavi
Saç dökülmesi tedavi yöntemi geçmişten günümüze değişiklik göstermektedir. Saçların doğal yoldan incelmesinin önüne geçmek için oldukça az seçenek vardır. Bu nedenle pek çok kişi saç protezi, postiş ya da peruktan yararlanmaktadır. Kaşların ve kirpiklerin kayıplarında ise genel olarak dövme ve çizimlerden yararlanılmaktadır.
Saç dökülmelerini önlemek ve kalan saçların sağlığını artırmak için bazı ilaçlar mevcuttur. Ancak ilaç tedavisi saç kayıplarını bütünü ile durdurmamaktadır. Saç dökülmesini yavaşlatacak ilaçların bazı yan etkileri bulunmaktadır. Bu yan etkiler insan vücudunda bazı sorunlara neden olabilmektedir. İlaçların pek çoğu sürekli kullanılması gereken türdendir.
Saçların ekilmesi tedavi için öngörülebilir bir yöntemdir. Kortikosteroidler, otoimmün nedenlerden kaynaklı olan dökülmelerin çözülmesinde etkili bir yöntemdir.
Saç Ekim Uygulaması
Saç dökülmesi tedavisinde genel olarak FUT ve FUE tekniğinden yararlanılmaktadır. Bu teknikler sayesinde saç folikülleri daha doğal bir görünüme sahip olmaktadır. Doğal büyüme de bu yöntemler sayesinde gerçekleşmektedir.
Saçların ekilmesi yalnızca kafa bölgesinde yapılmakla kalmamakta, kaş, sakal, bıyık gibi bölgeler için de saç ekim uygulamalarından yararlanılmaktadır. Saç ekimi esnasında genel olarak birkaç yüz ile birkaç bin folikülden yararlanılmaktadır. Bu durum sayıya bağlı olarkta seans sayısını da artırmaktadır. Ekilen saçlar bazen birkaç hafta içinde dökülür iken bazen de gömülü bir yapı kazanabilmektedir. Saç ekimi yapılan kökler haricinde bölgede bulunan saçların dökülmeye devam etmesi ekimin tekrarlanmasını gerektirebilmektedir.
Saç Dökülme Tedavisin Amacı
Dökülmenin tedavisinde amaç saçlı derinin ve saç köklerinin onarılmasıdır. Saç üzerinde yapılan PRP işleminde kandaki materyaller kullanılarak onarım sağlanmaktadır. Amaç, zengin materyal ile sağlıklı bir saç döngüsü kazanmaktır. Saç tellerini güçlendirmek de amaçlar arasındadır.
Saç mezoterapisinde kökler daha sağlıklı ve yaşam süresi uzun hale getirilmektedir. Mezoterapi sırasında 2-3 hafta ara ile 4-6 uygulanmaktadır.
Mezoterapi klasik dozlarda bölgesel olarak uygulanmaktadır. Bu uygulamanın herhangi bir yan etkisi bulunmamaktadır. Uygulama sırasında amaca uygun olarak seçilen ilaç karışımları özel iğneler ile saçlı deri cildine verilmektedir.
Ayrıca rejenera activa adı verilen uygulamadan da yararlanılabilir.
Saç Dökülmesinin Tanısı
Saç dökülmesinde tanı oluşturmak için genel olarak saçların tiplerine ve dökülmelerin şiddetine odaklanılmaktadır. Dökülmenin altta yatan nedenleri araştırılmakta ve uygun bir tedavi yöntemi belirlenmektedir.
Tanılama sırasında saçların protein oranı belirlenmekte, saçların sağlıklı uzayıp uzamadığına bakılmaktadır. Yılda ortalama 12 cm boyutuna kadar uzayan saçların normalden az uzaması herhangi bir nedene bağlı olabilmektedir.
Tanı aşamasında eski saç hücrelerinin yeni hücreleri ileri doğru itebilme durumuna da bakılmaktadır.
İnsan vücudunda en fazla saç baş kısmındadır. Saçların ortalama 100 tanesi bir günde kaybolmaktadır. Bu sayı normal olup bu sayının üstüne çıkıldığı zaman kellik durumu baş gösterebilmektedir.
Dökülme Belirtileri
Saç dökülmesinde belirtiler genel olarak kişisel faktörlere göre değişiklik göstermektedir. Kişilerin saç tipleri, yaşları, fiziksel durumları gibi nedenler saç dökülmelerinin belirtileri arasında gösterilebilmektedir.
Belirtiler arasında taranan saçların 100 üzerinde olması, elin her atışında saçın ele gelmesi ve kafada oluşan açıklık durumları gösterilebilmektedir. Eğer siz de saçlarınızın 100 üzerinde dökülmesine tanık oluyor iseniz hemen şimdi kliniğimizi arayarak tanı için kliniğimize gelebilirsiniz.
Erkek Tipi ve Kadın Tipi Saç Dökülmeleri
Kadın ve erkek tip saç dökülmeleri birbirlerinden biraz farklıdır. Erkek tipi saç dökülmeleri genellikle Androgenetik Alopesi adı ile bilinmektedir. Erkek tipi dökülmelerde akut bir ilerleme söz konusudur. Akut dökülmelerin androjenik bir bozukluk olarak değerlendirilmesi durumunda farklı tedavi yöntemlerine başvurulmaktadır.
İnsanlarda ortaya çıkan dökülmelerin büyük bir kısmı erkek tip dökülmelere girmektedir. Erkek tip dökülmelerde ilk aşama üst kısımda oluşan açılmalardır. Bu açılmalar zaman içerisinde ön hat çizgisini de geriye doğru ilerletmektedir.
Kadın tip saç dökülmelerinde de genetik faktörlerin etkisi bulunmaktadır. Buna ek olarak stres sonucu da kadın tipi dökülmeler görülebilmektedir. Kadın tipi dökülmeler özellikle insülin direnci olan insanları ve polikistik over hastalarını etkilemektedir.
Saç dökülmesi yaşayan bireyler akıllarına takılan tüm soruların cevaplarını alanında uzman kadromuzdan alabilir. Profesyonel bir ekip ile sunduğumuz hizmet anlayışımıza kısa süre içerisinde ulaşmak için web sitesinde bulunan iletişim numaralarımızı kullanabilirsiniz.