IV Terapi

IV terapi uygulaması özellikle son yıllarda dünya çapında olduğu gibi ülkemizde de yoğun talep gören bir tedavi yöntemi haline gelmiştir. IV terapi öncelikle kişinin bağışıklık sistemini kuvvetlendirip hücrelerin normal fonksiyonlarını yerine getirebilmesi için gereken antioksidan, vitamin ve mineral kaynakları sağlar. İntravenöz tedavi olarak da bilinen bu yöntemler, hastanın şikayetlerine bağlı olarak farklı şekillerde uygulanabilir. IV terapi aynı zamanda halk arasında serum tedavisi veya yüksek doz C vitamini içeriği sayesinde C vitamini serumu olarak da bilinir. IV terapi uygulamaları hakkında bilinmesi gereken tüm detaylı bilgilere bu yazımızdan ulaşabilirsiniz.

IV Açılımı Nedir?

IV anlamı, bir tıp terimi olup intravenöz kelimesinin kısaltmasından oluşur. Tıbbi dilde intravenöz kelimesi “damardan uygulama” anlamına gelir. Yani IV terapi hastaların çeşitli şikayetlerini gidermek için uygulanacak tedavilerde damar yolu kullanılarak yapılan tıbbi müdahaleleri ifade eder. IV terapinde vitamin ve mineral desteği önemli bir yere sahiptir. Ancak hastanın ihtiyaçların göre birçok vitamin, mineral, aminoasit ve glutatyon gibi farklı şekillerde hazırlanıp damar yoluyla hastaya enjekte edilir.

IV Terapi Nedir?

IV terapi tedavisi vücut için yararlı olan bazı maddelerin sıvı şeklinde doğrudan damar yoluyla vücuda verilmesi sürecidir. IV terapi uygulama amacına göre farklı yöntemlere ve çeşitlere sahiptir. Uzman gözetiminde yapılması gereken IV terapide en çok tercih edilen vitamin ve mineral kaynaklı tedavi yöntemleridir.

Görüldüğü üzere vücuda sokulan mineral ve vitamin bakımından zengin sıvıların farklı amaçlar için uygulanması mümkündür. IV terapi tedavilerini daha iyi anlamak açısından bir nevi serum alma süreci gibi düşünmek doğru olacaktır. Bu yüzden halk arasında serum tedavisi olarak da sık sık telaffuz edilir. IV terapisi veya IV tedavisi sürecinde serumdaki özel formüle sahip sıvı infüzyon yöntemi ile kan dolaşımına doğrudan katılır. Bu sayede vitamin ve mineral kaynakları vücut hücrelerine en hızlı ve güvenilir yoldan aktarılmış olur.

IV Terapi İçeriğinde Neler Bulunur?

IV terapi serum içeriği her tedavi yönteminde birbirinden farklı maddelerden oluşabilir. Tıbbi adıyla intravenöz tedavi vücut için gerekli olan bazı maddelerin sıvı şeklinde doğrudan kişinin kan dolaşımına verilmesi yöntemidir. Bu yüzden IV terapide kullanılan sıvı vücutta ihtiyaç duyulan kaynakların türüne göre farklılık gösterebilir. Vücut fonksiyonlarının doğru bir şekilde çalışması için gerekli olan sıvının içeriğinde şunlar vardır:

  • Antioksidan
  • Aminoasit
  • Vitamin
  • Mineral
  • Glutatyon
  • C vitamini
  • B vitamin kompleksi (B1, B2, B3, B5, B6)
  • Çinko
  • Alfa-lipoik asit
  • Selenyum
  • E vitamini
  • Kalsiyum
  • Koenzim-Q10
  • Folik asit
  • Magnezyum

IV Terapi ve C Vitamini Faydaları

IV terapide C vitamini takviyesi, bu tedavide en çok kullanılan yöntemler arasında başta gelir. C vitamini ve glutatyon ikilisi vücudun ihtiyaç duyduğu desteği sağlar. Bilindiği üzere C vitamini insan vücudunda doğal olarak bulunmaz, depolanmaz ve suda çözünür. Güçlü bir bağışıklık sistemine sahip olmak için kişinin dışarıdan C vitamini alması çok önemlidir. Her yaştan kişide belirli oranda günlük C vitamini ihtiyacı oluşur. IV terapi, yüksek doz C vitamini desteği verdiği için bu ihtiyacını karşılamakta zorlanan kişilere en hızlı desteği verir:

  • C vitamini vücutta son derece faydalı bir vitamindir.
  • C vitamini hastalıklara karşı vücut direncini yükseltir.
  • Bunun yanı sıra cilt yaralarının iyileşmesine de yardımcıdır.
  • C vitamini sayesinde kemik ve dişler daha güçlü hale gelir, vücuttaki demir emilimi artar.
  • C vitamini bilişsel fonksiyonların doğru çalışmasını destekler.

IV Terapi ve Glutatyon Faydaları

IV terapide glutatyon uygulaması özellikle son dönemde en popüler yöntemler arasında yer alır. Glutatyon bileşeni, kişinin genel sağlığı ve bilhassa cilt sağlığı üzerinde son derece önemlidir. Artık günümüzde özellikle kadınların daha sık telaffuz etmeye başladığı bir konu haline gelen glutatyonun faydaları herkes tarafından bilinir hale geldi. En önemli antioksidanlardan biri olan glutatyon vücutta doğal yollarla üretilen bir protein türüdür.

Karaciğer, vücudun glutatyon üretim merkezidir ancak bu organın zamanla glutatyon üretim seviyesinde düşüş olması kaçınılmazdır. Özellikle kişi 50 yaşını geçtikten sonra vücudunda glutatyon üretimi çok düşer. Sağlıklı yaşam ve gençlik formülü olarak bilinen glutatyon takviyesinde en etkili yöntemlerin başında IV terapi gelir. Glutatyon içeren IV terapi uygulamalarının genel sağlık üzerindeki faydaları şunlardır:

  • Bağışıklığı güçlendirerek hastalıkları vücuttan uzak tutar.
  • Cilde daha genç görünüm kazandırır.
  • Cilt lekelerinin tedavisinde kullanılır ve ciltte aydınlanma sağlar.
  • C vitamini, E vitamini, alfa-lipoik asit, magnezyum, koenzim-Q10 ya da selenyum gibi diğer antioksidanların birlikte çalışmasını destekler.
  • Vücuttaki serbest radikaller ile savaşarak organların daha iyi çalışmasına yardımcı olur.

IV Terapi Magnezyum Faydaları

IV terapi magnezyum sayesinde kalp krizi geçiren hastaların daha sağlıklı bir yaşam sürmeleri sağlanabilir. Yapılan araştırmalar IV magnezyumun kalp krizi sonrası hayatta kalma oranını arttırdığını ortaya koymuştur. IV terapi ve magnezyum uygulamasının genel sağlık üzerindeki faydaları arasında şunlar yer alır:

  • Aritmiyi düzenler.
  • Kan basıncını düşürür.
  • Bloke koroner arter için stent takılan hastalarda iyi sonuçlar gö
  • Astım, KOAH ve kronik bronşit hastalıklarında spastik bronş tüplerini rahatlatır.
  • Göz zedelenmesi (retinopati) sorunu yaşayan diyabet hastaları için insülin duyarlılığını geliştirir.

IV Terapi Amino Asit Faydaları

IV terapi amino asit uygulaması proteinlerin yapı taşını oluşturan bu moleküllerin vücuttaki verimliliğini artırır. Aminoasitler bilindiği üzere metabolik denge, atık enerji iletimi, enerji üretimi, hücresel sinyal, hücresel bağışıklık ve aktivasyonu açısından çok önemlidir. IV terapide aminoasit uygulamasında hastalara gerekli aminoasitler ile tamamlayıcı aminoasit formülü zerk edilir. Bu tedavi yöntemi hastanın ilaç alımı yüzünden bağırsak emilim sürecinde bir hasar oluşmadan doğrudan dolaşım sistemine giriş yapmasını sağlar.

Kimler IV Terapi Yaptırabilir?

IV terapi yaptıranlar açısından belirli kriterler vardır. Öncelikle uzman gözetiminde yapılması gereken IV tedavisi, çocuklar ve hamileler dışında kadın erkek fark etmeksizin herkese uygulanabilir. Öte yandan IV terapi için yaş sınırı 18’dir. Özellikle devamlı spor yapan, yoğun iş temposunda çalışan veya medikal tedavi yüzünden düşen vücut direncini arttırmak isteyenler IV terapiden maksimum fayda sağlar. Tüm bunların dışında kişinin şikayetçi olduğu herhangi bir sağlık sorunu olmasa bile IV terapi desteği alabilir.

IV terapi, hamilelik ve emzirme döneminde olan annelere uygulanmaz. Ancak bebek yapmayı düşünen çiftler için IV terapi desteği son derece önemlidir ve tavsiye edilir. Çünkü IV terapi sayesinde hem anne hem de baba adayı vücudundaki ihtiyaç duyduğu vitamin ile mineral kaynaklarını eksiksiz sağlamış olur. Kişinin vücudunda aminoasit oranını dengelemesi için damar yoluyla alacağı sıvı takviyeler önemli etki gösterir.

Yüksek doz C vitamini içeren IV terapiler ise genellikle kronik astım ve alerji gibi hastalıkları olan kişilere yöneliktir. Vejetaryen ile vegan beslenme şeklini benimseyen kişiler doğru uygulanan bir IV terapi sayesinde beslenme yoluyla alamadıkları kaynaklara daha hızlı bir şekilde ulaşır. Hayvansal gıda tüketmeyenlerin vücudunda ihtiyaç duydukları antioksidan, vitamin ve mineral kaynakları doğrudan damar yoluyla vücuda katılabilir.

Neden IV Terapi Yaptırmak Gereklidir?

IV terapi yaptırmanın önemi sağlıklı bir yaşam için dikkat edilmesi gereken konulardan biridir. Vücutta bazı vitamin, mineral ve antioksidan kaynaklarının bulunması şarttır. Bu kanyaklar vücutta hücrelerin kendini onarması, metabolizmanın verimli çalışması, kasların görevlerini yerine getirmesi gibi konularda çok önemlidir. Dolayısıyla bu önemli bileşiklerden bazılar vücutta üretilmediği için dışarıdan hızlı bir şekilde almak gerekebilir.

Ağızdan alınan vitamin ve mineral kaynaklarının kana karışım süreci oldukça zordur. Oral yolla alınan vitamin ve mineral kaynakları önce mideye gidip mide asidinde kayıp yaşarlar. Ardından bağırsaklara ulaşır ve bunların çok azı emilip karaciğere geçer. Daha sonra karaciğerde metabolize edilen vitamin, mineral ve antioksidanlar ancak kana karışabilir. Bu süreç göz önünde bulundurulduğunda ağızdan alınan kaynakların biyo–fayda oranları düşük kalır. Araştırmalar ağızdan alınan vitaminlerin yaklaşık yüzde 30’unun vücuda etki ettiğini göstermektedir.

Fakat IV terapi sayesinde vücut için çok önemli olan vitamin, mineral ve antioksidanlar kayıpsız bir şekilde kana karışabilir. Damar yolundan direkt verilen bu bileşenlerin vücuda katkısı giderek artar. Kısaca IV terapi yaptırmanın gerekliliği vücutta olmayan kaynakların en kısa sürede ve maksimum faydayla kana karışmasına yöneliktir. Yüksek vitamin ve mineral oranını besin yoluyla kısa sürede almak mümkün olmadığı için bu tür ihtiyaçlarda mutlaka IV terapi tercih edilmelidir.

IV Terapi Nasıl Yapılır?

IV terapi yapılışı tıbbi dilde infüzyon adı verilen yöntem ile gerçekleşir. İnfüzyon, damara özel bir kanül ile girilip damar yoluyla kana ürünü ulaştırma tekniğidir. Günümüzde hastanelerde sık sık tercih edilen bu yöntem aynı zamanda serum takıldığında uygulanan, herkesin bildiği bir tekniktir. Vücut için gerekli olan antioksidan, aminoasit, vitamin ve mineral kaynakları özel bir formüle sahip sıvı içinde hazırlanır. Bu sıvı kol toplardamarından açılan kanalla kişinin vücuduna aktarılır. Halk arasında serum takma olarak bilinen bu uygulama sayesinde IV terapi süreci zahmetsiz bir şekilde sonuçlanır.

IV terapi sürecinde serum takma sırasında herhangi bir ağrı veya acı hissiyatı oluşmaz. İşlem sırasında hastada herhangi bir kesi de atılmaz. Sadece damar yolunun açılması sırasında iğne enjeksiyonu gibi çok küçük bir iğne batması şeklinde bir hissiyat oluşur. Bu işlem sırasında anestezi uygulanmadığı için hafif ve bir saniyelik batma hissi sonrası IV terapisine başlanabilir. Ayrıca bu hissin, kişinin acı eşiğine göre değişiklik gösterebileceği unutulmamalıdır.

IV terapi işleminde damar yolu açmadan önce kol bölgesi antiseptik ürünle temizlenir. Daha sonra IV terapi için kol toplardamarından giriş sağlanır. Kişinin sağlığı açısından önemli bir yere sahip olan antioksidan, vitamin veya mineral kaynaklarına göre hazırlanan sıvı IV damara uygulanır. Bu IV terapi protokolü genel olarak 20 – 30 dakika sürer ve işlem sırasında kişi yatağında rahat bir şekilde istirahat halindedir. IV terapinin tamamlanmasından sonra kişi hemen sosyal yaşamına veya iş hayatına dönebilir.

IV Terapinin Faydaları Nelerdir?

IV terapinin yararları sağlıklı ve dinamik bir yaşam sürmek açısından çok önemlidir. Öncelikle IV terapisi vücudun bağışıklık sistemini güçlendirip hastalıklara karşı direnç göstermesini sağlar. Kişinin bağışıklık sistemi güçlü olduğunda dört mevsim boyunca hastalıklara yakalanma ihtimali düşer. Vücutta serbest radikallerin organlara hasar vermesi önlenir ve hücrelerin yenilenmesi desteklenir. IV terapisi toksinleri atma dışında vücutta şu faydalar sağlar:

  • Yaşlanma belirtilerini yavaşlatır.
  • Cilt sağlığını ve kalitesini olumlu yönde etkiler.
  • Kişinin kendisini daha genç hissetmesini sağlar.
  • Canlı, dinamik ve enerjik bir bedeni destekler.
  • Kronik yorgunluğu olanlarda şikayetler azalır.
  • Astım, soğuk algınlığı ve alerji semptomları azalır.
  • Kaliteli bir uyku çektirdiği için uykusuzluk sorunlarına yardımcı olur.
  • Düzenli uygulandığı takdirde fibromiyalji, migren şikayetleri ve kas spazmını hafifletir.
  • Spor yapanlara özel içerikle hazırlandığı zaman kas yapılandırmasını hızlandırır.
  • Kaslardaki laktik asit dengesini sağladığı için spor sonrası vücudun toparlanmasını destekler.

IV Terapi Öncesi ve Sonrasında Dikkat Edilmesi Gerekenler

IV terapi öncesi ve sonrası kişinin mevcut sağlık durumu mutlaka göz önünde bulundurulmalıdır. Kişilerin mevcut hastalıkları, kullandığı ilaçlar ve mevcut hastalıkları göz önünde bulundurulmalı. IV terapi hamilelik, emzirme dönemleri dışında ve 18 yaşından büyüklere uygulanabilir. Genel sağlığa destek veren bir işlem olduğu için IV terapi öncesinde belirli bir hazırlık süreci gerektirmez. Fakat IV terapi öncesinde ve sonrasında belirli bir süreliğine sigara–alkol kullanımına ara verilmelidir. Öte yandan sağlıklı ve düzenli beslenmek IV terapinin etkilerinden en iyi şekilde yararlanmaya katkı sağlar. Bununla birlikte sigara kullanmamak, rutin egzersizler yapmak ve stresten kaçınmak IV terapi sonrasında yaşam kalitesinin yüksek olmasına yardımcıdır.

IV Terapi Hangi Durumlarda Uygulanır?

IV terapinin uygulama koşulları çeşitli sağlık sorunlarına yönelik değişebilir. IV terapinin faydaları tedavi sürecine, uygulanan protokole ve hastanın genel sağlığına göre değişiklik gösterebilir. Farklı durumlar için tercih edilen bu tedavide seans sayısı uzmanın kararına göre belirlenir. Örneğin IV terapiye en olumlu sonuç veren hastalık veya tıbbi şikayetler arasında şunlar yer alır:

  • Astım
  • Migren
  • Kronik yorgunluk sendromu
  • Fibromiyalji
  • Kas spazmları
  • Kas ağrıları
  • Alerji
  • Antiaging

IV Terapide Myers Cocktail Nedir?

IV terapi ve Myers kokteyli, tedavinin etkili sonuç göstermesinde oldukça etkilidir. Johns Hopkins Üniversitesi’nde doktor olan John Meyer’ın 1970’li yıllarda geliştirdiği bu tedavi pek çok farklı hastalığa iyi gelir. IV terapide kullanılan Myers kokteyli sayesinde şu hastalıkların iyileşmesine destek olunabilir:

  • Kronik yorgunluk
  • Fibromiyalji
  • Depresyon
  • Kas spazmı
  • Astım
  • Ürtiker
  • Antiaging
  • Senil demans

IV terapi ve Myers kokteyli 1970’lı yıllardan bu yana tedavilerde kullanılmaktadır. Maryland’lı bir doktor olan John Myers tarafında geliştirilen bu formül yorgunluk sorunu ve genel sağlık sorunlarını iyileştirmek amacını güder. Myers Cocktail formülünde C vitamini B5, B6 ve B12 ile B kompleks vitaminleri, kalsiyum, magnezyum ve iz mineralleri bulunur.

IV Besin Terapisi ve Karaciğer Detoksu

IV besin terapisiyle detoks yapıldığında özellikle karaciğerin daha sağlıklı çalışması sağlanabilir. Karaciğer yetmezliği ve buna benzer sağlık sorunları olması halinde detoksifikasyon amaçlı IV terapi tercih edilebilir. Karaciğere yönelik IV terapi içeriğinde şunlar yer alır:

  • Glutatyon
  • ALA
  • Karaciğer yağlanması
  • Yüksek doz C vitamini

IV terapinin karaciğer üzerinde pek çok farklı yararı vardır. Ancak bunlar içinde en önemli faydası hasar görmüş karaciğer hücrelerinin onarılmasını sağlamasıdır. IV yani intravenöz infüzyon, yükselen karaciğer enzimi olan hastaları daha sağlıklı hale getirir. Bu nedenle IV terapiyle hepatit, siroz, hepar compositum karaciğer yağlanması ve karaciğer kanseriyle mücadelede etkili sonuçlar alınabilir. IV terapi uygulamalarında hastanın her ihtiyacına yönelik farklı yöntem ve içerikler kullanılabilir.

NAD+ (nikotinamid adenin dinükleotid)

NAD+ (nikotinamid adenin dinükleotid), hücresel metabolizma süreçlerinde önemli bir rol oynayan bir koenzimdir. NAD+’ın vücuttaki seviyeleri yaşlanma, metabolik hastalıklar ve diğer sağlık sorunları gibi birçok faktörden etkilenebilir.

Son yıllarda, NAD+ IV terapi, NAD+ seviyelerinin artırılması için popüler bir yöntem haline gelmiştir. Bu terapi, yüksek dozda NAD+ enjeksiyonlarının damar yoluyla verilmesini içerir.

NAD+ IV terapi, birçok potansiyel fayda sağlayabilir. Örneğin:

  1. Enerji artışı: NAD+, hücrelerin enerji üretimi sürecinde yer alan ana koenzimlerden biridir. NAD+ seviyelerinin artırılması, hücrelerin daha fazla enerji üretmesine yardımcı olabilir.
  2. Beyin fonksiyonları: NAD+ IV terapisi, beyindeki nöronların sağlığı için faydalı olabilir. Bu terapi, beyin fonksiyonlarını artırabilir ve bellek, öğrenme ve konsantrasyon gibi bilişsel süreçleri geliştirebilir.
  3. Anti-aging: NAD+ seviyelerinin azalması, yaşlanma sürecinde önemli bir faktördür. NAD+ IV terapisi, hücrelerin daha genç kalmasına yardımcı olabilir ve yaşlanma belirtilerini azaltabilir.
  4. Detoksifikasyon: NAD+, vücuttaki toksinlerin detoksifikasyonu için önemli bir rol oynar. NAD+ IV terapisi, vücudun toksinleri daha hızlı bir şekilde atmasına yardımcı olabilir.

NAD+ IV terapisi, güvenli bir prosedürdür. Ancak, bazı yan etkileri olabilir. Bu yan etkiler arasında baş ağrısı, mide bulantısı ve yorgunluk gibi belirtiler yer alabilir.

Sonuç olarak, NAD+ IV terapi, birçok sağlık sorunu için faydalı olabilecek bir tedavi yöntemidir. Ancak, bu terapiyi kullanmadan önce mutlaka bir sağlık uzmanı ile görüşmek önemlidir.

Saç ve Tırnak Kokteyli

Saç ve tırnak kokteylleri, genellikle “güzellik kokteylleri” veya “güzellik damlaları” olarak adlandırılan, saç ve tırnakların sağlığını ve görünümünü iyileştirmeyi amaçlayan bir tür intravenöz (IV) terapidir. Bu kokteyller, doğrudan kan dolaşımına vitaminler, mineraller ve diğer besin maddelerinin kombinasyonunu vererek eksiklikleri ele almak, optimal işlevi desteklemek ve saç ve tırnakların büyümesini ve dayanıklılığını teşvik etmek amacıyla tasarlanmıştır.

İşte saç ve tırnak kokteyllerinde bulunan yaygın bileşenlerden bazıları ve potansiyel faydaları:

Biyotin: B7 vitamini olarak da bilinen biyotin, sağlıklı saç, cilt ve tırnakların korunması için esastır. Saç ve tırnakların yapısını oluşturan keratinin üretimini destekler ve dayanıklılıklarını artırarak iyileştirmeye yardımcı olabilir.

Vitamin B Kompleksi: B vitaminleri, biyotin (B7), pantotenik asit (B5), piridoksin (B6) ve kobalamin (B12) dahil olmak üzere, genel saç ve tırnak sağlığı için önemlidir. Hücresel metabolizmayı, protein sentezini ve kırmızı kan hücrelerinin üretimini destekler; bunlar saç foliküllerine ve tırnak yataklarına oksijen ve besin maddelerinin taşınması için gereklidir.

Vitamin C: C vitamini, saç ve tırnakların yapısını ve dayanıklılığını sürdürmek için önemli olan kollajen üretimini destekleyen güçlü bir antioksidandır. Ayrıca demir emilimini destekler, bu da saç dökülmesini önlemek ve sağlıklı tırnak büyümesini teşvik etmek için önemlidir.

Çinko: Çinko, hücresel bölünme ve protein sentezi de dahil olmak üzere birçok biyokimyasal süreçte yer alır. Saç foliküllerinin ve tırnak yataklarının sağlığını sürdürmek için önemlidir ve saç incelmesini ve tırnak kırılganlığını önlemeye yardımcı olabilir.

Amino Asitler: Özellikle sistin ve metionin gibi amino asitler, saç ve tırnakların yapısını oluşturan keratinin yapı taşlarıdır. Bu amino asitlerin takviyesi, saç ve tırnakların büyümesini ve dayanıklılığını desteklemeye yardımcı olabilir.

Silika: Silika, kollajen sentezi için önemli olan bir mineraldir ve saç kalınlığını ve tırnak dayanıklılığını artırmaya yardımcı olabilir.

Diğer Besin Maddeleri: Belirli formülasyona bağlı olarak, saç ve tırnak kokteylleri ayrıca demir, selenyum, omega-3 yağ asitleri ve E vitamini gibi antioksidanlar gibi diğer besin maddelerini de içerebilir; bunlar da genel saç ve tırnak sağlığına katkıda bulunabilir.